Flash

6/recent/ticker-posts

GIDA ENFLASYONU TARLADA BAŞLAR


 GIDA ENFLASYONU TARLADA BAŞLAR

→ Raf fiyatı vitrinlerde değil, üretim kararlarının alındığı yerde şekillenir

Gıda enflasyonu çoğu zaman yanlış bir adreste tartışılıyor. Kamuoyunda fiyat artışları market rafları, aracılar ya da perakende zincirleri üzerinden okunuyor. Oysa gıda fiyatlarının yönünü belirleyen ana dinamik, tarla aşamasında kurulan ya da kurul(a)mayan üretim ve maliyet sistemidir. Tarım savunuculuğu açısından mesele, fiyatı baskılamak değil, fiyatı doğuran yapıyı doğru tasarlamaktır.

Gıda enflasyonunun ilk ve en güçlü nedeni, girdi maliyetlerindeki kontrolsüz artıştır. Gübre, yem, mazot, enerji ve finansman maliyetleri üreticinin maliyet tabanını her sezon daha yukarı taşımaktadır. Üretici bu artışı çoğu zaman ürün fiyatına anında yansıtamaz. Hasat döneminde yoğun arz baskısı, fiyatları aşağı çekerken maliyetler yukarıda kalır. Sonuçta üretici zarar eder, üretimden çekilir ya da bir sonraki sezon daha az eker. Bu kırılma, bir süre sonra arz daralmasına ve raf fiyatlarının sert yükselmesine neden olur. Enflasyon, burada sessizce filizlenir.

İkinci temel neden, maliyet zincirinin kopukluğudur. Üretim, işleme, lojistik ve perakende aşamaları arasında şeffaf ve izlenebilir bir maliyet akışı bulunmadığında, sistem kendi içinde savrulur. Tarlada oluşan maliyet ile raftaki fiyat arasındaki fark, spekülasyona açık bir alan yaratır. Üretici neden ucuza sattığını, tüketici neden pahalı aldığını anlayamaz. Bu belirsizlik, güveni aşındırır ve fiyat algısını bozar. Oysa gıda fiyatları, gizemli değil hesaplanabilir olmak zorundadır.

Üçüncü neden, planlama eksikliğinin fiyat dalgalanmasını derinleştirmesidir. Hangi ürünün nerede, ne kadar üretileceğine dair sağlıklı bir veri seti ve pazar sinyali olmadığında, bazı ürünlerde yığılma, bazılarında ise açık oluşur. Bu dengesizlik, bir yandan ürün fazlası nedeniyle fiyatları düşürürken, diğer yandan ithalat baskısını artırır. İthalat, kısa vadede fiyatı baskılıyor gibi görünse de orta vadede yerli üretimi zayıflatarak enflasyonu kalıcı hale getirir.

Bu tablo karşısında çözüm, geçici fiyat müdahaleleri değildir. Çözüm, ürün bazlı maliyet izleme ve erken uyarı sistemi kurmaktır. Tarla aşamasından başlayarak girdi maliyetleri, üretim miktarı, lojistik kapasite ve pazar talebi eş zamanlı izlenmelidir. Bu sistem, hangi üründe maliyet baskısının arttığını, hangi bölgede arz riski oluştuğunu önceden gösterir. Böylece kamu, kriz çıktıktan sonra değil, kriz oluşmadan önce müdahale edebilir.

Tarım savunuculuğu burada net bir ilke ortaya koyar. Gıda enflasyonu markette başlamaz, tarlada başlar. Raf fiyatlarını kalıcı biçimde düşürmek isteyen her politika, önce üreticinin maliyetini, gelirini ve üretim kararını güvence altına almak zorundadır. Aksi halde yapılan her müdahale, sorunu ötelemekten öteye geçmez. Gerçek çözüm, gıdayı ucuzlatmak değil, gıdayı akıllı bir sistemle üretilebilir kılmaktır.

Yorum Gönder

0 Yorumlar