Uluslararası Tarım ve Gıda Konfederasyonu (TARIMKON) tarafından yürütülen Tarım Savunuculuğu yaklaşımı kapsamında, tarım ve gıda sisteminin karşı karşıya olduğu risklere karşı toplumsal farkındalığı büyütmeyi hedefleyen yeni bir çağrı paylaşıldı. TARIMKON yetkilileri, iklim baskısı, su ve toprak kayıpları, girdi maliyetleri, israf ve tedarik zinciri kırılganlıkları gibi sorunların artık sadece sektör gündemi değil, ülkenin gıda arz güvenliği ve geleceği açısından stratejik bir başlık haline geldiğini vurguladı.
Açıklamada “TARIM SAVUNUCUSU, SESSİZ KALMAYANDIR” mesajı öne çıkarılırken, burada kastedilenin tartışmayı büyüten bir söylem değil, sahadan gelen gerçekliği doğru yöntemle görünür kılan, veriye dayalı ve çözüm odaklı bir toplumsal sorumluluk olduğu ifade edildi. Tarım Savunuculuğu sistemi, sorunları duygu ekseninde değil, doğrulanabilir veri, ölçülebilir hedef ve uygulanabilir öneri ekseninde ele alarak, iyi uygulamaları yaygınlaştırmayı ve kamuoyunu doğru bilgiyle buluşturmayı amaçlıyor.
Programın; eğitim, saha raporlama ve paydaş iletişimi mekanizmalarıyla üreticilerin, gençlerin ve uzmanların ortak bir temsil standardında buluşmasına imkân verdiği, sahadan gelen gözlem ve deneyimin sistematik şekilde kayıt altına alınarak ilgili paydaşlarla paylaşılabildiği belirtildi. Bu yaklaşımın hedefi, tarımın stratejik değerini geniş kitlelere anlatmak, yereldeki çözümleri ulusal ölçekte görünür kılmak ve karar süreçlerine düzenli geri bildirim üreten bir savunuculuk hattı oluşturmaktır.
TARIMKON, tarımı seven, tarımın ne anlama geldiğini bilen ve gıda güvenliğini ortak sorumluluk olarak gören tüm paydaşları bu vizyona katılmaya davet ederek, sessiz kalmamanın, kırıcı değil yapıcı, tepkisel değil planlı, iddialı değil kanıta dayalı bir duruşla mümkün olduğunu bildirdi.

0 Yorumlar