TARIMDA RİSK YÖNETİMİ, SİGORTA DEĞİL PORTFÖYDÜR
→ Tarımda güvence, tek kalemle değil çeşitlilik ve adaptasyonla kurulur
Tarımda risk artık istisna değil, yeni normaldir. İklim dalgalanması, piyasa oynaklığı, girdi fiyatlarının hızla değişmesi, lojistik kırılganlıklar, aynı anda ve birbirini büyüten biçimde sahaya yansıyor. Bu tabloda sadece sigorta ile ayakta kalmayı beklemek, tek bir emniyet kemeriyle fırtınaya girmek gibidir. Gerçek risk yönetimi, finans dünyasının en temel kuralına dayanır. Tek varlığa bağlanma, portföy kur, korelasyonu düşür, şokları yay.
Birinci gerçek şudur. Tek ürün deseni şokları büyütür. Don, kuraklık, dolu, hastalık, ani fiyat düşüşü gibi bir olay, tek ürüne kilitlenmiş işletmede sadece geliri değil, üretim motivasyonunu da yakar. Çünkü zarar telafisi, yalnızca o ürünün iyi gitmesine bağlanmıştır. Tarımsal sistem, çeşitlilikten uzaklaştıkça kırılganlaşır, kırılganlaştıkça da üretim kararı daha tepkisel hale gelir.
İkinci gerçek. Gelir çeşitlenmesi olmayan işletmelerde borç sarmalı hızlanır. Hasat geliri geciktiğinde ya da fiyat beklenenden düşük oluştuğunda, nakit akışı bozulur, kısa vadeli borçlar zincirleme bir baskıya dönüşür. Burada riskin kaynağı sadece iklim değildir. Geliri tek pencereden kurmak, finansman yapısını da tek kırılma noktasına bağımlı hale getirir. Bu nedenle tarımda finansman, kredi hacminden önce zamanlama ve nakit akışı tasarımıdır.
Üçüncü gerçek. İklim olayları bölgesel kırılganlıkları artırır. Aynı ülke içinde bazı havzalar kuraklıkla sertleşirken, bazı havzalar sel ve taşkın riskiyle karşı karşıya kalabilir. Bu durum, desteklerin ve yatırım önceliklerinin rastgele dağıtılmasını değil, iklim risk haritası temelli yönetimi zorunlu kılar. Çünkü risk eşit dağılmıyorsa, çözüm de eşit dağıtılamaz.
Çözüm paketi üç omurgadan oluşmalıdır. Birincisi, işletme ve havza ölçeğinde Ürün Portföy Planı. Amaç, farklı iklim toleranslarına ve farklı pazar döngülerine sahip ürünleri birlikte kurgulamak, tek sezona, tek ürüne, tek fiyat sinyaline bağımlılığı azaltmaktır. İkincisi, Gelir Çeşitlendirme. İşleme, depolama, kalite sınıflandırma, sözleşmeli satış, kooperatif üzerinden tahsilat, yan faaliyetler ve katma değerli ürün kanalları, geliri sadece tarladan değil, zincirin farklı halkalarından üretir. Üçüncüsü, İklim Risk Haritasına Bağlı Destek. Sulama verimliliği, toprak sağlığı, çeşit değişimi, erken uyarı sistemleri ve eğitim yatırımları, riskin yoğunlaştığı bölgelerde daha hedefli ve daha güçlü çalıştırılmalıdır.
Tarım savunuculuğu, riski kader gibi izlemek değil, portföy aklıyla yönetmektir. Bugünün en stratejik hamlesi, tek üründen medet ummak değil, çeşitlilikle güçlenen dayanıklı bir üretim mimarisi kurmaktır. Sigorta son çizgidir, portföy ise oyunun kendisidir.

0 Yorumlar